30 Eylül 2011 Cuma

Mekanlardaki Yeni Işıltı

Mekanlardaki Yeni Işıltı
      Altın, gümüş ve bakır simin metalik, parlak ışıltısı ile mekânlarınızı farklılaştıran, dekoratif, hijyenik, kolay temizlenebilen derz dolgu malzemesidir.
    
     Nerelerde kullanılır?
    
     - İç ve dış mekanlardaki seramik, granit seramik, porselen karo, cam mozaik gibi kaplama malzemelerinin derz boşluklarının yatay ve dikeyde doldurulmasında kullanılır.
     - Havuz, banyo, duş gibi ıslak hacimli mekanlarda mükemmel sonuç verir.
     - Restoran, gece kulübü, güzellik ve alışveriş merkezi gibi şık mekanlar için idealdir.
    
     En önemli özellikleri ise;
    
     - Leke tutmaz.
     - Düşük su emiciliği sayesinde hijyeniktir.
     - Pürüzsüz yüzeyi ile kolay silinebilir.
     - Renk dalgalanması yapmaz.
     - Sim katkısı ile dekoratif ve eşsiz mekanlar yaratır.
     - Çatlama, aşınmaya karşı dayanıklı ve uzun ömürlüdür.
     - Çimento esaslı derz dolgularına göre çok daha üstün performansa sahiptir.
     - 25°C'de 50 dakika kap ömrü ile rahat uygulama imkanı sağlar.
    
     Renk seçenekleri
     Altın, gümüş, bakır ve tonları
    
     Kendiniz de rahatlıkla uygulabilirsiniz;
    
     - Uygulama Sıcaklığı: +10°C / +30°C
     - Kap Ömrü: 25°C' de 50 dakika
     - Tüketim: Derz doldurma amaçlı;
     - Dokunma Kuruması: 5 saat
     - Kullanıma alma süresi (lekelere dayanım): 7 gün
     - Üzerinde yürünebilme Süresi: 24 saat

Modern banyo halı modelleri

 Banyo halı modelleri banyonn büyüklüğüne, rengine ve tarzına uygun tercih edilmelidir. Modern banyo halı modelleri geometrik desenli, çizgili ya da düz desenlerden oluşur. Özellikle düz püsküllü model banyo halıları modern banyolar için ideal bir seçim olur.
modern banyo halı modelleri
modern banyo halı modelleri



modern banyo halı modelleri
modern banyo halı modelleri
modern banyo halıları

Banyonuzda istediğiniz bütünlüğü yakalamak istiyorsanız seçtiğiniz ürünlerde uyuma özen göstermelisiniz.
modern banyo halı modelleri

Ev Dekorasyon

Ev Dekorasyon
Ev gününüzün önemli bir kısmını geçiriydiğiniz yerse veya yorgun argın bir şekilde eve döndüğünüzde iş yaşamının kargaşasını üzerinizden atmak istiyorsanız ev dekorasyonu sizin için önemli olacaktır. Ev sizi yansıtmalıdır. Moda diye yaşantınıza hiç uygun olmayan eşyaları almanın ve bu şekilde ev dekorasyonuEv Dekorasyonu tarzı örnek Ev dekorasyon geniş salon mekanı yapmanın hiçbir anlamı yok. Bilakis zararı var: sizi rahatlatmayan bir yatak odasının yaratacağı etki uyku sorunlarına bile yol açabilir. Mekanlar bizimle birlikte yaşamalı.Ev Dekorasyonu-Şömine Tek yapmanız gereken neyin iyi göründüğüne dair içgüdülerinize güvenerek karar vermek veya bunu sizin zevkinizi yansıtacak bir mimarla paylaşmak. İlk olarak bunu benimle paylaşıp, evinizde  dünya seyahatine başlayalım. Farklı kıtalardan etnik izler seçip, her birinin genel mimari özelliklerini evimize yansıtabiliriz.
Toplumlarda kutsal bir mekan olarak kabul edilen ev dekorasyonu, her ülkede farklı. Kimileri sade bir tarzı tercih ederken kimileri ise aksesuvarlarla süslü görkemli ev seviyor.
Afrika kıtasında, yaratıcılığı kamçılayan tek bir kelime vardır; ‘‘ihtiyaç’’. Yaşam kapıların dışında, sokaklarda devam eder ve mimari açıdan Afrika size sadece çamurdan kulübeleri çağrıştırabilir. Ancak bu kulübelerin tarzı bile her kabileye göre farklılık gösterir.
Japonya’da ev mekanı tasarımcılarının yaklaşımları, seçtikleri malzemeyle özetlenebilir. Geleneksel Japon aile evi, çoğunlukla birbirine iple bağlanmış kiaki ağacının sazlarından yapılan çatısı ve tatami hasırlı zeminiyle aile ruhunun etrafında yoğunlaşan yaşamın güçlü sembolünü simgeler.
Japon çağdaş ev ise, beton, paslanmaz çelik ve seramik kullanımları kimi zaman şiirsel, kimi zaman ürkütücü, hatta bir ambara benzeyen görünümüyle, yeni ev stilini, kalabalık endüstri kentlerine karşı siper olarak yansıtır.Çiçek düzenlemesi, Japon iç mekanlarında çok önemlidir. Geleneksel Japon tarzında iç dekorasyon sanatı, mevsimlerin duyarlılığına, düzenlenen sosyal olayın doğasına, misafirlerin kişiliklerine ve ilgi alanlarına göre değişir.
Hindistan, mobilya kullanmayan ülke olarak da bilinir. Yataklar gün ağardığında yuvarlanılarak kaldırılan ince matrislerden oluşur. Yaz gecelerinde, yatakların damlara ya da balkonlara taşınmasıyla yıldızlardan oluşan doğal bir örtü altında uyunur.Yemek yemek için masa ya da sandalyeye gerek duyulmaz, çünkü yemek yerdeki taşların üzerine oturularak yenir. Eşyalar küçük kutularda, çekmecelerde veya kuş - çiçek resimleriyle süslenmiş ince valizlerde saklanır. Ender olarak taşınabilir mobilyalara rastlanır. Her mimari tasarım bir anlam yüklüdür. İç mekan ile dış mekan arasındaki olağan ayrımı hissetmek mümkün değildir. Tek katlı bungalovlarda dövme demirden yapılmış dekoratif pencere çerçevelerine rastlanır, ancak bu pencerelerin çoğunda cam yoktur. Avlu evlerinin pencereleriyse genellikle bütün gün ve hatta geceleri açık durur.İnsanlar zamanlarının çoğunu bambu perdelerle süslenen verandalarda geçirirler.
Meksika, kuru ve tozlu toprağın başlıca inşaat malzemesi olduğu tüm yeryüzü parçalarında olduğu gibi, Meksika dekorasyonunun cüretkar ve neşeli ruhu da çoğunlukla kendini duvar boyalarında ifade eder. En alçakgönüllü kulübe bile, iç ve dış duvarlarına uygulanan cesur renklerdeki yaratıcılıkla büyük bir konağı gölgede bırakabilir. Şerbet sarısı ile birleşen elektrikli kobalt mavisi, parlak Meksika stilinin tipik örneklerindendir.Boyalar, taşlar ve fresk panellerin yarattığı bordürler de mimari detayları oluşturur. Tipik bir Meksika evi, seramik ya da çakıl taşı kaplı bir avluyu çevreler. İçinde birkaç sandalye, üzerine iki yastık atılmış bir hamak ve bu dekora hayat veren çiçekli saksılar var. Gölgeli odalarında fazla mobilya bulunmaz. Yine de mevcut olanlar şaşırtıcı bir şekilde dikkat çeker. Ağır oymalı ve bölmeli ahşap mobilyalarda İspanyol etkisi görülür. Biçimli dolaplar ve büyük boyutlardaki şifoniyerler ortama egemen olur. Meksika'da mimari ve dekorasyon, ışık-gölge oyunlarıyla hayat buluyor. Sıcak bir iklimin eseri olan devasa tropik bitkiler, verandalı evlerde sütunların gölgesine gizleniyor. Meksika'da yaklaşık 4000 yıl öncesine ait kültürlerin izlerini görebilirsiniz.
Tüm bu etnik güzellik ve stilleri kullanarak biz de evimizin perdelerini Hindistan’dan, mutfağımızı Meksika’dan, salonumuzu Afrika’dan, yatak odası ve banyomuzu Japonya’dan esinlenerek tasarlamak için, haydi iş başına....
Yatak Odası Dekorasyonu:
Son yıllarda yatak odalarına ayrılan alanlar giderek büyüyor, Yatak  odası dekorasyonuartık insanlar yatak odalarını özel bir sığınak ,gevşenenecek rahat edilecek yer olarak görüyorlar. Eskiden evin diğer odalarından izole edilerek kullanılan yatak odaları günümüzde evin diğer odaları ile kaynaştırılıyor. Yatak odalarına koltuk, sandalye ve çeşitli aksesuarlar ilave edilip, yatak odası yalnızca uyuma alanı olmaktan çıkıyor. Dekorasyon ve İç mimari dekorasyon işinde olan bazıları trendlere inanmıyorlar ve trendlerin geçici olduğunu söylüyorlar. Onlara göre Orta Çağ'da güzel kabul edilen bir renk günümüzde de güzeldir. Yani klasikler kanıtlanmış bir güzellik getirir.

Buna ters olarak günümüzün değişen hayat şartları kişiye özel renklerin ve dekorasyon tercih edildiği, daha az resmi bir dekorasyon tarzını ön plana çıkarmıştır.


Kanepelerde Zero Wall Mekanizmalar

Kanepelerde Zero Wall Mekanizmalar


Kanepeniz 2 ‘li yada 3′lü olsun yatak halini almasını istediğinizde, tamamen kanepenizi yaklaşık 15-20 cm kadar ön tarafa doğru çekmeniz gerekirdi. Yanlız Zero Wall mekanizma teknolojisi kullanılarak üretilmiş kanepeler için, bu durum daha pratik bir hal alıyor. Adından da anlaşılacağı üzere Zero Wall – Duvara Sıfır kavramı doğrultusunda kanepenizi yerinden oynatmadan, yatak olarak kullanabiliyorsunuz.
Şu ana dek Bellona ‘nın Zero Wall teknolojisi alt yapısında birçok koltuk modellerinin olduğunu görüyoruz. Bunlardan Moon, Casalis, Duru ve Monet köşe koltuk takımları hem görsel hemde çalışma prensibi olarak, oturma odalarında tercih nedeni sayılabilir.

37 adımda doğru perde seçimi

37 adımda doğru perde seçimi
 
      Pencereler çoğunlukla evin mimari çizgisiyle ilişkilenerek farklı boyut ve formlarda karşımıza çıkar. İç mekanların en doğal odak noktaları olan pencerelerin nasıl dekore edildikleri ise odanın karakteri, atmosferi ve tarzı hakkında önemli ipuçları verir. Büzgülü tüllerden storlara, fon perdelerden jaluziye kadar pencere giydirmenin sonsuz seçeneği var.
    
     Bütçeniz veya zevkiniz ne olursa olsun, doğru perde seçimi yapabilmeniz için kendinize uygun öneriler bulabileceğiniz bir çalışma hazırladık sizler için;
    
     Ne tür bir ışık kalitesini istediğinizi düşlünün. Rahatlatıcı ve güneşlli bir atmosfer istiyorsanız, hafif tül perdeler kullanarak doğal ışıktan maksimumda yararlanın. Tazeliği ve modernliği çağrıştıran kotonlar astarsız kullanılırsa ışığı daha iyi geçirir.
    
     Bilindik beyaz tüllere alternatif mi yaratmak istiyorsunuz? Kırmızı- beyaz kareli tüller de aynı işlevi görür. Mahremiyetinizi korurken ortama biraz canlılık ve renk katar. Kışın en karanlık anlarında bile sıcak bir ışık mı tercih ediyorsunuz? Sarı perdeler tam size göre!
    
     Storlar gerektiğinde mahremiyet sağlar ve doğal ışığı içeri davet eder. Üstelik onları dekoratif öğelere dönüştüren sonsuz kumaş seçenekleri var.
    
     Şeffaf veya yarı geçirgen kumaşlar içinde en dekoratif olanlarından biri de dantellerdir. Düz kanatlı perdeler halinde kullanılınca daha etkili olurlar.
    
     Küçük pencereleri büyük, büyükleri ise küçük gösterin. Hedefiniz mekanınızı uyumlu kılmak… Farklı ölçeklerdeki pencereler bu uyumu bozacağından, küçük pencereleri büyük göstermek için korniş veya tepe başlığını pencerenin üzerine monte edin ve aynı mekandaki perdelerin boylarını eşlitleyin.
    
     Perdelik kumaşlar pek çok renk, desen ve dokuda üretilir. Biraz maceracı olun ve beklenmedik kombinasyonlar yaratın. Mesela aynı penceredeki iki perde kanadının birini muslin, diğerini kotondan uygulayarak ilginç ve katmanlı bir görünüm yakalayın.
    
      Perde ve storların çarpıcı birlikteliği, dramatik bir tarz ve esnek ışık kontrolü sağlar. Storla iki kanatlı, büzgülü bir perde ve tepe başlığını aynı pencerede buluşturabilirsiniz.
    
     Düz kumaştan bir perdeyi vurgulamak için kenarına ve üst kısmına desenli veya renkli kumaştan şeritler diktirin. Ya da siyah-beyaz ‘toile de jouy’ perdeleri kırmızı ponpon kenar şeritleriyle tamamlayarak, modası geçmeyen bir görüntüye sahip olun. Böylesi sürprizler en basit perdeye bile canlılık ve bir tarz katabilir.
    
     Geometrik desenleri karıştırarak odalarınızın modunu yükseltin. Çizgilileri kareli, ekoseli ve puantiyelilerle bir arada kullanmaktan çekinmeyin. Bu farklı desenleri bir arada tutabilmek için onları aynı renklerden seçin.
    
     Geniş desenleri uzun kanatlı büzgülü perdelerde; orta boyuttakileri kısa perdeler, korniş ve pervazlarda; küçük desenleri ise vurgu parçalarında kullanın.
    
     Renkli tül perdelerin üst kısımlarına ikiye kıvrılmış şeritleri belli aralıklarla dikin ve bir korniş çubuğuna asın. Bu tüller ışığı filtreler ve alacalı bir ışık etkisi yaratır.
    
     Beyazdan, bisküvi ve toprak tonlarına uzanan nötr renkler, klasik veya modern mekanlarda sıkça başvurulan dekorasyon öğeleridir. Kumaşların üzerindeki kendinden kare ve çizgi kabartıları ve desenleri, düz yüzeye grafik bir katkı sağlar.
    
      Pencerenizi dekore ederken döndürüp düğümlediğiniz dökümlü kumaşlar kullanın. Bu ince ve uzun kumaşı pencerenizin üzerindeki rustik boyunca devam ettirerek vurgu yakalayın.
    
     Odanıza canlılık katmak için oranj-mavi; yeşil-pembe- kırmızı gibi zıt renklerin birlikteliğine başvurun. Yumuşak pembe, lila, şeftali ve leylak tonları ise yatak odaları için ideal. Feminen çağrışımlar yaratan bu renkler floral, nakışlı desenler ve parlak dokunuşlarla daha ön plana çıkar.
    
     İhtişamlı ve lüks bir etki için, yansıtma özelliği olan ve dokunma hissi uyandıran ipeklileri seçin. Kırmızı, mor, dore gibi renkler doğaları gereği gösterişlidir. Hele dönemsel bir görüntü peşindeyseniz, geleneksel desen ve dokuları olan kadife, şönil ve saten sizin için ideal…
    
     Taze ve modern bir etki arıyorsanız, mavi ve sarıların kombinasyonundan, denizci şeritlerinden oluşan cesur figüratif desenlere uzanan koton ve keten kumaşlara başvurun.
    
      Eski dönem pencerelerin karakterlerini bozmamak için onları tümüyle örtmeyecek perde modelleri seçin. Mesela kavisli bir pencerenin en üstündeki bölümün kapanması gerekmez. Kornişinizi pencerenin üst kısmını açıkta bırakacak şekilde takın ve perdeyi bu yükseklikten itibaren sarkıtın.
    
     Büzgülü perde en çok kullanılan modeldir. Renk ve deseni ortaya çıkarma fırsatı tanırken, mekanın atmosferini de yumuşatır. Bu perdeleri mobilyalarla uyumlu veya tezat renklerde seçebilirsiniz.
    
     Ağır kadife kumaşlardan yere kadar uzanan perdeler zarafet, resmiyet ve klasik bir şıklığı sembolize eder. Ama lüks ve zengin bir etki için, ekonomik bir keteni de ortasına astar koyarak çift taraflı diktirebilirsiniz. Ponpon veya püsküllü bir başlık detayı ekleyerek perdenize dokusal bir ilginçlik katabilirsiniz.
    
     Resmi bir etki için sık pililer ideal. Bu pilileri krem gibi düz bir kumaş ile deneyerek bile perdeye ilginçlik kazandırabilirsiniz.
    
     Perde kanatları zemin üzerine yaklaşlık 1,5 cm düşmeli. Çok dökümlü perdeler için etek uçlarına ekstra 15 cm’lik bir pay ekleyin ki dökümün hakkını verebilsin. Ama bu tür perdelerin, etrafında dolaşılan pencereler için elverişli olmadığını unutmayın.
    
     Fransız pilileri (üçlü pili) uzun bir perdenin kolonumsu bir görünümde yere kadar uzanarak düşeylik hissini vurgulamasını sağlar.
    
     Tek kanatlı büzgülü bir perdeyi isterseniz pencere boyunca çekebilir, isterseniz dekoratif biçimde bir kenarda toplayabilirsiniz. Büyük pencereler için iki yana açılmış eşit ölçüdeki kanatlar ideal olur. Çok geniş bir pencerede üç perde kanadı görüntüyü daha da ilginçleştirir.
    
     Basit ve resmi olmayan ortamlar için sempatik kareli bir perdenin üzerine aynı kumaştan ince şeritler dikin ve rustik bir kornişe bağlayın. Bu uygulama özellikle hafif kumaşlar ve tüllerle daha iyi bir sonuç verir.
    
     Çizgili pamuklu kumaşlar doğayı çağrıştıran country tarzı evlerde çok kullanılır. Büzgülü perdeleri metal bir çubuk veya ipe geçirin. Bu tarz perdeler mutfak ve banyolar için de çok uygun olur.
    
     Dikdörtgen pencereler için perde tasarlamak, kavisli veya açılı olanlarına göre daha kolaydır. Çok küçük pencereler basit perde ve storlarla daha iyi görünür, ama isterseniz süslü elemanlar ile de kolaylıkla çözümlenebilir. Köşe pencereleri, yüksek pencereler ve çatı pencereleri için özel çözümler gerekir.
    
     Cumbalı pencereniz varsa, formunu ve güzelliğini daha da vurgulayın. Kadife, büzgülü kısa perdeleri yere kadar uzanan tül perdelerle bir araya getirin. Daha modern bir tarz için, her bir pencerede katlanır veya yuvarlanır stor perdeler kullanın. Mobilyaların doku ve rengine uygun kumaşlar seçin.
    
     Camlı Fransız kapılar ve sürgülü kapılar için, ipekli kumaştan yere kadar büzgülü perdeleri, aynı kumaştan farbalalı bir alınlıkla kullanın; iki yana şık braçollarla tutturun. Desenli kumaş kullanacaksanız, üst kısmına zıt bir renkte şerit diktirebilirsiniz. Modern bir tarzdan yanaysanız, her bir kapı kanadı üzerine şık jaluzi veya storlar asabilirsiniz.
    
     Büyük pencerelerinizin açıldığı güzel bir bahçeniz varsa, bu manzarayı çerçevelemek için mümkünse pencerelerinizi boş bırakın. Camlarınızı bir film tabakasıyla kaplatıp mobilyalarınızın güneşten solmalarını engelleyebilirsiniz.
    
      Şık bir görünüm yakalamak için, düz perdeleri bir rozet ile yanlarda tutturabilirsiniz. Cumba başlamadan tavana boylu boyunca bir rustik asıp, iki uzun kanadı iki yanlarda toplayabilirsiniz.
    
     Gevşek dokulu tül perdeleri koyu metal çubuklardan sarkıtın veya tavana monte edilen halkalara takarak daha yüksek bir mekan algısı yaratın. Gerekirse, yükseklik etkisi yaratmak için boyuna çizgili perdeleri tercih edin.

      Çatı pencereleri ve problemli pencereler için stor kullanın. ‘Yelkenli’ tarzı gölgelik için kumaşın bir ucuna dikilmiş ipi karşı köşesindeki kancaya tutturun.
    
     Loft tarzı mekanlarda dümdüz perde kanatlarını kartonpiyer bir şeridin arkasına saklayın. Mekana hakim dekorasyon renklerinde kendinden kabartmalı, köşeli desenli kumaşlar, odada vurgu yakalar ve bütünlük sağlar.
    
     Her biri ayrı kanatlara monte edilmiş ince çubuklara büzgülü tüller asarak café tarzı perdeler yaratabilirsiniz. Bu perdeler doğal ışığı içeri alırken mahremiyet de sağlar. İki sıra halinde ise pencereyi tamamen kapatır, tek sıra olarak pencerenin ortasından geçen bir çubuğa takılabilir.
    
      İki kanatlı pencereler için eşik yüksekliğinde perdeleri iki yanda püsküllü bağcıklarla toplayabilirsiniz; isterseniz tepede bir perde yuvası yaptırabilir, bunu da uygun bir tekstille kaplatabilirsiniz.
    
      Sıra dışı formdaki bir pencerenin doğramalarını güçlü bir renge boyayın. Yuvarlak pencereler için yarısından geçecek şekilde bir rustik takın, tülü her iki yanında yere değecek kadar dökümlü bir şekilde asın.
    
     Perdelerinizi korniş dışında halkalara tutturabilir, düğüm atabilir, brit kullanabilirsiniz. Perdenizin tepesinde küçük delikler açıp içinden deri veya sıra dışı ipler geçirip kornişe asarak farklılık yaratın.

Kanepe Alacaksanız Mutlaka Bunları Bilin


      Kanepenizi yenilemek istiyorsunuz ama bütçenizi zorlamak da istemiyorsunuz. Peki, kanepenizi seçmeden önce neleri bilmeniz gerekiyor?
     
     Kanepenizi almadan önce onu ne amaçla ve nerede kul-anacağınızı kendinize sorun. Salonunuzda ya da oturma odanızda daha iyi bir görünüm yaratmak için yenilikleri takip edin. Alanınızı ölçün ve hem hesaplı, hem de şık kanepe seçeneklerini değerlendirin.
    
     Döşemesi ve iskeleti için araştırma yapın. Mağazalardaki satış sorumlularına sorular sorarak farklı kanepeleri karşılaştırın. Kanepenizi seçmeden önce mutlaka üzerine oturarak onu deneyin. Sırtınızı yaslayın ve üzerine güçlü biç şekilde oturun. Hayalinizdeki kanepeyi satın alacağınız bir mağaza bulamadınız, o zaman doğruca bir marangoza gidin ve ölçülerinizi vererek istediğiniz kanepeyi yaptırın.
    
Kumaş alternatifleri Deri: En dayanıklı döşeme seçeneklerinden biri de deridir. İyi kaliteli bir deri en az 15 yıl dayanır. Nemli bir bezle temizlemeniz yeterli olacaktır. Evinizde evcil hayvan beslemiyorsanız aşınması ve renginin solması çok zordur.

İpek: Kibar ve şık bir görüntü yarattığı halde kalabalık aileler ve evcil hayvan sahiplerinin bu kumaş türünü tercih etmemesini öneririz. Lüks kumaş sınıfına giren ipek kumaşları trafiğin az olduğu, daha dekoratif amaçlı mobilyalarınızda tercih edebilirsiniz.

Koton: Kanepe ve koltuk döşemelikleri arasında en çok tercih edilen koton kumaşlardır. Özellikle doğal dokumalar çok uzun süre dayanır. Koton kumaşın da farklı çeşitleri vardır. Kanvas ve denimi de bunlar arasında sayabiliriz. Leke ve kir göstermemesi için koyu renkleri seçmenizde fayda var.

Odanıza göre kanepe Köşe kanepeler: Küçük ve şekilsiz oda planları olan evlerde alanı daha akıllıca kullanmak için bu tarz kanepeleri seçebilirsiniz. Altı sandık olan kanepeleri tercih ederseniz depolama alanı da yaratabilirsiniz.

Yataklı kanepeler: Eğer evinize gelen misafirler için ayıracağınız ekstra bir odanız yoksa yatak olabilen kanepe seçimleri size uygun olabilir.

Kılıflı kanepeler: Küçük çocuklarınız ya da evcil hayvanlarınız varsa zarar görmemesi için kılıfı çıkabilen ve yıkanabilen kanepeleri seçebilirsiniz. Mevsim değişikliklerinde farklı kılıflarla bu sayede odanızı da değiştirebilirsiniz.

Day bed kanepeler: Açık planlı salonlarda görüntüyü kesmemek için bu tarz kanepeleri kullanabilirsiniz.

Eviniz için bilinmesi gerekenler

  Ezilmiş halılar       Halılarınızın ezilmiş yerlerini düzletmek için, ıslak bir bezle ılık ütüyü bu ezilmiş yerlerin üzerinde gezdirin. bu işlemi yaparken ütüyü çok fazla bastırmamaya çalışın. Ezilmiş olan kısımların dikleştiğini göreceksiniz. Gerekirse biraz da fırçalayabilirsiniz.
    
Çiçekleriniz bozuluyorsa       Evinizdeki çiçekler bazen böcek yüzünden kurur. Onların çiçek köklerini yemelerini önlemek için sigara külünden yararlanın. Çiçek köküne dökeceğiniz küller, böceğin hastalanıp ölmesini sağlar.
    
Koltukların tozunu alırken       Elektrik süpürgeniz yoksa ve koltuklarınızın tozunu almanız gerekiyorsa, şu yöntemi uygulayın. Tozunu alacağınız eşyanın üstüne nemli bir bez yayın, beze sopa ile vurarak tozunu çıkarın. Çıkan toz nemli beze yapışacaından hem oda tozlanmaz, hem de eşyalarınız tertemiz olur.
    
Güvelerden kurtulmak için       Güvelerin dolaplarınızı istila etmelerini önlemek için, büyükçe bir portakal alın, üzerine kabuğu görünmeyecek kadar sık biçimde karanfil batırın. Bu karanfilli portakalı giyecek dolabınıza ya da sandığın bir köşesine koyun. Böylece güveleri giyecek dolaplarınızdan uzak tutmuş olursunuz.
    
Tahta kapı ve çerçeve temizliği       Ellerinizin beyaz veya açık renge boyanmış kapı ve tahtalar üzerinde nasıl kötü izler bıraktığını bilirsiniz. Tahta eşyalar böyle kirlendiği zaman yapacağınız işlem şundan ibaret: Çiğ bir patatesi ortadan ikiye bölün ve lekeli yere hafifçe sürün.
    
     Lekeler hemen yok olacak ve eşya eski haline dönecektir. Ayrıca tahta eşyayı temizlemek için şu yöntem de çok etkilidir. İki çorba kaşığı çayı kaynar su içine atın. Su soğuduktan sora renkli kapı veya tahta eşyayı sünger yardımıyla bu su ile yıkayın. Yuşak bir bezle kurutun.
    
Paslı eşyalar       Makas ve bıçaklardaki pas lekesini çıkarmak için en iyi çare gazdır. Pas olan yeri birkaç defa gaza batırılmış bir bezle silin. Sonra da yünlü bir kumaş parçasıyla kurulayın.
    
Kahve dökülürse       Üzerinize veya halıya kahve dökülürse, lekeyi soğuk suyla ıslattıktan sonra hemen birkaç damla gliserin ile çitileyin.
    
Çivi çakmak için       Duvara büyük çivileri çakmak hiç de kolay değildir. İnsanı oldukça uğraştırır ve sıvanın dökülmesine de neden olabilir. Bunu önlemek için çiviyi çakmadan önce sabuna bulayın. Böylece çivi duvara kolayca girer.

Doğru aydınlatmanın püf noktaları

Doğru aydınlatmanın püf noktaları 
Evimize ya da ofisimize nasıl bir aydınlatma sistemi yaptırmalıyız ki, estetik görünümden ödün vermeden ruh ve beden sağlığımızı koruyabilelim?
      Gözlerimizi sımsıkı kapatıp hareket etmeye çalışmak, ışığın ve aydınlığın değerini anlayabilmenin en basit ve en etkili yöntemidir. Hele bu deneyi alışık olmadığımız bir mekanda ve gecenin bir yarısında yaptığımızda, ışıksız bir hayatın ne derece vahim olduğu ortaya çıkacaktır.
   
     Ancak, rahatça hareket edebilmemizi ve psikolojik olarak kendimizi rahat hissetmemizi sağlayan ışığın, doğru yerde ve doğru şekilde kullanılmadığı takdirde, uzun vadede önemli zararlara neden olabileceği çoğu zaman düşünülmez. Evimizin ya da ofisimizin hoş bir dekorasyona sahip olması yönündeki çabalarımızda ışığın rolü her nedense unutulur. Peki, evimize ya da ofisimize nasıl bir aydınlatma sistemi yaptırmalıyız ki, estetik görünümden ödün vermeden ruh ve beden sağlığımızı koruyabilelim?
   
Estetik önemlidir, sağlık da..       Evlerimizin iç mimarisinde sadece nesneleri görmemizi sağlayacak biçimde düzenlenmiş bir aydınlanma sistemi, hem estetik hem de teknik yönden doğru bulunmuyor. Bu nedenle her odada, hatta odalar içindeki değişik bölgelerde farklı aydınlatma elemanlarının kullanılması gerekiyor.
   
Antre       Evin girişinde yer alan antrelerimizde, genel aydınlatmanın yanı sıra duvara yönlendirilmiş bir aydınlatma düzeni istediğiniz etki ve sıcaklığı sağlar.
   
Koridor       Işık kaynaklarını koridor boyunca dizmek uygun olur. Yarı-şeffaf aplikler koridor boyunca kullanılabilir. Koridor ile odalar arasında çok fazla ışık farkı olmamasına dikkat edilmesi gerekir.
   
Yemek köşesi       Tüm aile bireylerinin bir arada bulunduğu yemek odalarında bölgesel aydınlatma kullanılabilir. Bunun için, bir ya da iki tane ışıklığın masa üzerine sarkıtılması hoş bir ortam yaratır. Bu aydınlatma ile amaç, masa üzerindeki nesnelerin net bir biçimde görünmesini sağlamaktır. Fakat, kişilerin yüzlerinin ve çevresinin belirli oranda aydınlatılması gerekir. Bu nedenle, sarkıtılan ışıkların kâğıt, kumaş, plastik gibi ışığı geçiren gereçlerden olması sorunu çözen doğru bir yaklaşım olur.
   
Mutfak       Tezgah üstünün bölgesel olarak aydınlatılması gerekir. Dolap içlerinin ve çevrenin iyi algılanabilmesi için tavanda geniş yüzeyli ışık yayıcı aygıtlar kullanılabilir.
   
Yatak odaları       Başucu aydınlatması duvardan, karyola üzerinde apliklerle ya da komodinler üzerine konan aygıtlarla yapılabilir. Kullanılan lambanın ışığının ayarlanabilmesi ve doğrudan göze gelmesinin önlenmesi önem taşır. Tuvalet masaları için yine bölgesel olarak ayna önü aydınlatması yapılması özellikle gerekir. Bu aydınlatma ışığı aynanın iki yanına gelecek biçimde olması gerekir. Kendimizi iyi görebilmemiz ve gözümüzün kamaşmaması için, yüzeyli aygıtların kullanılması önerilir. Özellikle makyaj için ışık renginin de iyi olması gerekir.
   
Çocuk odaları       Çocuklar çok küçükse, onların doğru ve kolay algılamaları sağlayabilmek için aydınlatma büyük önem taşır. Renklerin doğru algılanabilmesi için, tüm renkleri gün ışığında olduğu gibi gösteren lambaları tercih edin. Okul çağındaki çocukların göz sağlığını korumak ve yorulmadan uzun süre çalışmalarına imkan tanımak için ise, çalışma masalarının aydınlık olmasına ve ışığın yansıma yapmamasına dikkat edin.
   
Tv izleme       Göz sağlığımız için televizyonların izlenmesi sırasındaki aydınlık da büyük önem taşır. TV’nin karanlıkta izlenmemesi gerekir. Çünkü TV ekranı çok ışıklı, çevre karanlık olduğu zaman göz yorulur. Bu nedenle, TV’nin arkasındaki duvarın açık renkli olması, hatta belirli oranda aydınlatılması görsel konfor yönünden uygun olur.
   
Lamba seçimine dikkat!       Evlerimizde kullanma kolaylığı, ışık rengi ve boyutların uygunluğu gibi etkenlerle akkor ve akkor halojen lambaların seçilmesi uygun olur. Yalnız bu lambaların çıplak olarak kullanılmaması ve ışığının doğrudan göze gelmemesi gerekir.
   
İşyerlerinde aydınlatma       İşyerlerinde her türlü işin kusursuz yapılabilmesi ve en önemlisi de iş görenlerin göz sağlığının korunması, iyi bir aydınlatma tekniğini gerektirir. Aydınlatma, öncelikle, yapılan işlerde kalite standartlarının gerektirdiği tüm detayın görülebilmesi için gerekir.
   
Ofisteki genel aydınlatma       Sağlıklı ve doğru bir ofis aydınlatması, personelin verimi, çalışma motivasyonu ve göz sağlığı için olduğu kadar modern ofislerin prestiji açısından da önem taşır. Ofislerde ışığın homojen dağılımı sağlanması ve çalışma yüzeyinin parlaklığı ile bakılan nesnenin parlaklığının en az üçte biri olmasına dikkat edilmesi gerekir. Ofis ortamlarında genel ışık veren ürünler seçilmesi; halojen ve spot gibi direkt ışık veren ürünlerin ise sadece özel vurgulama istenen noktalarda kullanılması önerilir. Daha çok floresan veya kompakt floresanlı armatürlerin tercih edilmesi gerekir. Ofis aydınlatmasında, ev aydınlatmasındaki gibi dekoratif değil, işlevsel armatürlerin seçilmesinin esas alınmasına dikkat edilmesi gerekir.
   
Çalışma masası       Gün ışığını alacaksa soldan alması çok daha doğru olur. Parıltıları düşük, ışıklı tavanlar kullanılabilir. Prizmatik kapaklı büyük yüzeyli armatürler ve petekli, aynalı, reflektörlü armatürlerin tercih edilmesi gerekir. Önü camlı ve reflektörlü armatörler idealdir. Işık kaynağının kamaşma yaratmaması için görme hizasında daha da içeri çekilmesi ve karmaşanın ortadan kalkmasına engelleyici özel ışık kırıcılı armatürler kullanılması önerilir.
   
Bilgisayarlar çalışılan alanlarda       Bu alanlarda titiz bir aydınlatma gerekir. Bilgisayarlar cam ve cam kapaklı olduğundan yansımalar veya yansımalardan kaynaklanan kamaşmalar problem yaratabilir.
 

Evinize Güzel Bir Makyaj Yapmanın Vakti Geldi :)

      Salonların nasıl aydınlatılması gerektiğini ve doğru ışığı seçmenin püf noktalarını merak ediyor musunuz?
    
     Interlight İstanbul 2008 Fuarı’nı düzenleyen NTSR Fuarcılık Genel Müdürü Serkan Tığlıoğlu, aydınlatma sektöründe ev dekorasyonuna yansıyan yenilikler, salonların nasıl aydınlatılması gerektiği, doğru ışığı seçmenin püf noktaları ve dekoratif ışık için önerilerini paylaştı.
    
Aydınlatma sektöründe ev dekorasyonuna yansıyan yenilikler neler?       Aydınlatma çözümleriyle teknolojinin sıradışılığını keşfetmek isteyenler için yenilikçi ürünler sunmaya devam eden Interlight İstanbul 2008 Fuarı’nda, dekoratif ve teknik aydınlatma ile ilgili son tasarımların yanı sıra ev ve ofis dekorasyonunda son yılların gözdesi olan modern ve klasik tasarımlar sergilendi.
    
     Işık kaynakları ve buna bağlı olarak aydınlatma cihazları büyük bir hızla değişiyor. Artık çevreyi kirleten malzemelerden uzaklaşarak imalat yapma isteği ve daha fazla ışık üreten kaynaklara (LED’ler, kompakt veya yeni jenerasyon floresanlar, geliştirilmiş metal halde ampuller) ulaşma hedefi var.
    
     Yine enerji tasarrufu sağlayan teknolojik ürünler ve doğru aydınlatmayı bilinçlendirme ev dekorasyonundaki son yenilikler olarak öne çıkacak. Avizelerde minimalist yaklaşımlar aşırı frapanlığın önüne geçmeye başladı. Lambalarda sanat eserini andıran inanılmaz şık tasarımlar mevcut. Temelinde ev dekorasyonuna yansıyan aydınlatma teknolojisi kadar sanat eseri görünümünde yaratıcılık da önümüzdeki yılların hedefi olacak.
    
Evin en çok vakit geçirilen alanı olan salonlarda nasıl bir aydınlatma olmalı?       Salon aydınlatmasında, her şeyden önce aydınlatmanın yorucu ve rahatsızlık verici olmaması gerekir. Mümkünse farklı noktaları farklı aydınlatma elemanlarıyla ve yerel olarak aydınlatın.
    
     Mesela, yemek masası için asansörlü ve tavandan asılabilen bir yemek ışığı veya ayaklı lambaları ve yerel aydınlatma yapan abajurları salonda kullanmak idealdir. Geniş odalarda çoğunlukla tavan armatürleri tercih edilmelidir. Daha küçük odalarda ise aplikler de aynı görevi görür. Yemek odasında eşit dağılmış bir ışık için avize kullanmalısınız. Avizeler hem yeterli ışığı sağlar hem de yemek odası ya da bölümünüze görkem kazandırır.
    
     Salonun diğer kısımlarında abajur ve lambader gibi aşağıdan, direkt göze gelmeyen aydınlatma modelleri daha yumuşak atmosfer oluşturur. TV izleme, kitap okuma gibi farklı faaliyetlerin gerçekleştirildiği alanlarda, sabit bir aydınlatma sisteminden kaçınmak gerekir, bu mekanlar için raylı spotlar idealdir. Yarı şeffaf aplikler ve geniş açılı armatürler, koridorlarda kullanılabilir.
    
Evlerde aydınlatmayla ilgili ne gibi hatalar yapılıyor?       Aydınlatma aslında makyaj gibidir. Makyaj insana kimi zaman renk ve canlılık verir, kimi zaman da vurgu yapar ve öne çıkarırsa, aydınlatma da evi canlandırır ve renklendirir; kamufle eder, yorumlar ve vurgular. Kötü yapılmış makyaj ise çirkinleştirir ve yanlış ve kötü yönlerini belirginleştirir.
    
     İşte ışığında dekorasyon öğesi olarak görevi tam olarak bunlarla ilintilidir. Kötü aydınlatma bir yapıyı olduğundan loş, izbe ve çirkin yapabilir. Kusurlarını açığa çıkarır ve kötü bir sonuçla karşılaşılır. Bunun yanında fazla masrafa da yol açar. Yalnız iyi aydınlatma hiç de beklenmeyecek efektler yaratarak, keyifli ve kullanım amacına uygun ortamlar yaratır.
    
     Nedir iyi aydınlatma? İyi aydınlatma doğru ve hesaplanmış aygıt kullanımıdır. Her aydınlatma aygıtının doğru işlev için ve doğru aydınlık seviyesinde kullanılmasıdır. Mesela özellikle bir ürün vurgulanmak istendiğinde spot, genel aydınlatma istendiğinde ankastre tercih etmek gibi doğru sonuçlar veren çözümler kullanılmalıdır.
    
     Tasarımda yanılgıya düşülen en önemli sorunlardan bir tanesi de farklılık yaratmak için insanların sürekli üst üste eklemelerden oluşan ürünler düşünmesidir.
    
     Aslında güzel olan beğeniye hitap eden çoğu zaman sade olandır. O yüzden özellikle aydınlatma tasarımı yaparken, dekorasyon ürünü olan objeyi fonksiyonellik aracımız olan ışık ile vurgulamak, beğeniye dahil etmek gerekir. Bunun yolu da karmaşıklıktan uzaklaşıp sadeliği bir tasarım konsepti olarak benimsemekte yatıyor. Ekleyip çözüm üretmektense, çıkartıp en yalın haline kadar ulaşabilmek en doğru çözüm yolu aslında.
     
Doğru ışığı seçmenin püf noktaları neler?
  • Yemek odasında eşit dağılmış bir ışık için avize kullanmalısınız. Avizeler hem yeterli ışığı sağlar hem de görkem kazandırır.

  • Abajur ve lambader gibi aşağıdan, direkt göze gelmeyen aydınlatma modelleri daha yumuşak atmosfer oluşturur.

  • TV izleme, kitap okuma gibi farklı faaliyetlerin gerçekleştirildiği alanlarda sabit bir aydınlatma sisteminden kaçınmak gerekir, bu mekanlar için raylı spotlar idealdir.

  • Yatak ve çocuk odasında, göz kamaştırmayan genel aydınlatmanın yanı sıra okuma için başucu aydınlatması da yapılmalıdır.

  • Yarı şeffaf aplikler ve geniş açılı armatürler koridorlarda kullanılabilir.

  • Mutfakta keskin gölgelerden kaçınmak için açık renkli motifler tercih edilmelidir.

  • Banyo ışıklandırmasında neme dayanıklı ve ıslak mekanlar için tasarlanmış armatürler ya da renk geri verimine sahip lambalar kullanılmalıdır.

    Dekoratif ışık için pratik öneriler

  • Mumlarınızı yemek masanızın üzerindeki şamdanlı bir avizenin içine yerleştirebilir, ayrıca bir konsolun üzerine avizeli lamba ve duvara da abajur başlıklı aplikler asabilirsiniz.

  • Mekana teatral bir hava katmak için yemek masasının üzerine çok küçük bir abajur koyabilirsiniz.

  • Sadece bardaklara ışık vermek ve ışıldamalarını sağlamak istiyorsanız, avizesi çevrilebilen ampullü bir abajurla bu işi görebilirsiniz.

  • Konukların üzerlerini aydınlatmak istiyorsanız yere konulan uzun ayaklı bir abajur size yardımcı olacaktır.

  • Tavana asacağınız şık bir avize ile ortama sıcak bir görüntü katabilirsiniz. Konsolun üzerine t-ışıklar yerleştirebilirsiniz.

  • Modern bir ortam yaratmak istiyorsanız, ışığın yoğunluğunu mekanın tarzı üzerinde yoğunlaştırıp masanın üzerine şamdanda mumlar koyabilirsiniz.

  • Saydam abajur başlarını ve avizeleri natürel renklere boyayıp üzerlerine bir kat daha boya atarak hoş bir atmosfer sağlayabilirsiniz.

  • Yemek için dolapların altına yerleştirilmiş ışıkları yakmak yeterlidir. Bu tarz bir aydınlatma, ortama hem bar havası verir hem de daha sıcak bir atmosfer yaratır.

  • Mutfak işleri yaparken yararlanmak üzere, raflar ve dolapların altına düşük voltlu halojen spotlar kullanabilirsiniz.

    Bebek ve çocuk odası aydınlatmaları nasıl olmalı?       Çocuk odasını, ihtiyaçlara ya da mekan kullanımına göre bölümlere ayırın ve bu alanlardaki ışıkların ihtiyaca göre birbirinden bağımsız olarak açılıp kapanmasını sağlayın.
        
         Çocuğunuzun odasındaki aktiviteleri, bu aktivitelerin alanlarını, yaratmak istediğiniz atmosferi ve ışık düzeyini belirleyin.
        
         Örneğin bir çocuk odasında çalışma, uyuma, giyinme ve oynama alanları olabilir. Bir bebek odasında ise emzirme, alt değiştirme, uyuma ve oynama alanları yer alabilir. Her aktivite farklı ışık gereksinimine sahiptir. Bu fonksiyonları destekleyen bir aydınlatma planı yapmanızı öneririz. Odanın bir genel aydınlatması olabilir ancak çalışma masasında bir masa lambası, emzirme koltuğu yanında bir ayaklı lamba ya da alt değiştirme masasının üstünde bir aplik kullanabilirsiniz.

  • Kürkler, ipekler ve yünler bu kış her yerde...

    Kürkler, ipekler ve yünler bu kış her yerde...

    Her gün mağazaya yeni ürünler koyma peşinde koşan hızlı moda markalarını etkileyecek bir trend geliyor, lüks.
    Hazır giyim markalarının izinden gittiği moda devleri, koleksiyonlarını aynı sezon başka vitrinlerde görünce çözümü lüksün derecesini artırmakta buldu. Timsah ve leopar derileri, kürkler moda sahnesinde göründü. Çok kaliteli yünler, kaşmirler ve saf ipekler kadınları mest etmeye yetti.
    Hal böyle olunca, ulaşılabilirlik dengesini korumak adına daha uygun fiyatlı kumaşlara yönelen hazır giyim firmaları da onlara ayak uydurabilmek için malzeme kalitesini yükseltmek zorunda kaldı. Tabii timsah veya yılan derisi yerine dana derisinin üzerine baskı olanları ya da çok iyi imitasyonları kullansalar da lüks etkisi yaratmayı başardılar.
    Ve işte lüksün simgesi, leoparlar, uzun tüylü kürkler, kaşmirler ve uçuşan ipekler hayatımızda. Bu durum, kadınların lüks tutkusunu okşasa da sanırım yakında PETAcıları sokağa dökecek.
    Gelen lüks trendini, Türkiyeye lüks markaları getiren uluslararası tek mağazalar zinciri Harvey Nicholsın içinde bulunduğu Demsa Groupun Lüks Ürünler Müdürü Nurdan Yüzbaşıoğluna sorduk:
    - Yeni sezonun modası lüks... Kürkler, yılan ve timsah derileri...
    Evet, yeni sezonda lüksün moda olduğunu, hatta aslında yeni sezonun lüks diye bağırdığını bile söyleyebiliriz. Ciddi, lüksü seven, sofistike bir kadın ön planda. Etek-ceketler, parlak renkler, bol trikolar, aksesuarlar, yeni dokular yerini alıyor. Devetüyü renkleri, leopar, kürkler, krokodil çantalar kadınların alışveriş dünyasını daha da lüks ve ihtişamlı kılacak. Kürk detaylarda kendini gösterirken, kuşak kemerler bel bölgesini belirgin hale getiriyor.
    - Bu sezon lüks ve kalitenin koleksiyonlara yansımasını nasıl göreceğiz?
    Aynen geçen sezon gibi bu sene de midi ve maksi etekler moda. Uzun, kloş veya dar kesim etekleri rahatça bulabileceğiz. Pilili etekler, gömlekler ve yüksek bel pantolonlar trendini kaybetmiyor. Kürk etoller, kabanlar, trençkot tarzı montlar bu sene çok moda. Rengarenk kürklerin en sade kıyafetleri bile nasıl gösterişli bir hale getirdiğini bu sezon göreceksiniz. Bol kesim yarasa modellerinin yanı sıra dar, bedeni saran kabanlar da mevcut. Bu kış deri, çok tercih edilecek. Her sezon moda olan vintage bu sezon da moda. 60ların diz altı boylarda hafif büzgülü kesim ve belden oturtmalı hafif kabarık etekleri sizi o yılların stiline yakınlaştırıyor. Dantel elbiseler bu senenin favorileri arasında. Dantelin yumuşak ve zarif dokusunu yaz-kış demeden üzerimizde taşıyacağız. 60lı yıllarda çok popüler olan dantel akımı, bu sezon kadınları tam kalbinden vuruyor.
    UYGUN FİYATA LÜKS
    - Türkiyede lüks kavramının yerleşmesinde Harvey Nichols markasının payı nedir ve bu sezon nasıl olacak?
    Türkiyenin uluslararası tek çok katlı mağazası Harvey Nicholsın lüks kavramının yerleşmesinde payı büyüktür. Girişimleri ve yatırımlarıyla dünya markalarının Türk ekonomisine güveninin artmasına katkı sağlayan Demsa Group, Türk pazarına giren moda markalarının ülkemizde kendi mağazalarını açma ve perakende dışında farklı alanlarda yatırım yapma planlarına da öncülük  ediyor. Harvey Nichols, dünya modasına yön veren markaları ve en yeni koleksiyonları bir araya getirerek, dünya modasını yakından takip eden çok farklı segmentteki müşteri kitlesiyle buluşturuyor.  Bu sezon, lüks dünya markalarının yanı sıra uygun fiyatlı kaliteli markaları da moda tutkunlarının beğenisine çok özel hizmet anlayışıyla sunuyoruz.
    - Türk insanının lükse olan ilgisini ve yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
    Dünyada hiç kimse gösteriş için tüketimden kendini alamamıştır. Türk insanı lüksten anlıyor ve aynı zamanda çok akıllıca alışveriş yapıyor. Kaliteli ve sıra dışı tasarımlara önem veriyor. Lüks tüketici sayısı hızla artıyor. Çok lüks bir markanın çantasını alamayanlar, o markanın kemerini ya da parfümünü almakla yetiniyor. Böylece lüks markanın küçük bir parçasını alan kişi, kendini o güç toplumunun parçası gibi hissediyor. Lüks, kendini ifade etmek, kendini mutlu etmek için özel ve farklı olanı bulup onu yaşamak anlamına geliyor. Bunun için de zengin olmak yetmiyor, gerçekten lüksten  anlamak gerekiyor. Kişiye özel ürünler Türk lüks tüketicilerini daha çok mutlu ediyor.
    - Lüks modası, hızlı moda markalarını nasıl etkileyecek sizce?
    Fast fashion temel olarak anlık moda olan ürünlerin uygun fiyattan alınıp tüketilmesidir.  Lüks ise deneyimsel lükse doğru gidiyor ve insanlar artık çok daha az almanın, çok daha fazla yaşamanın ve çok daha fazla deneyim elde etmenin peşinde. Batılı tüketici harcamalarında daha dengeli ve istikrarlı, eylemlerinde kişisel tatmin ve yaşam stili ön planda. Diğer yandan markalı lüks, Doğu için yeni bir kavram. Bu nedenle satın alma eğilimleri dengesiz ve değişken. Burada kişinin kendini mutlu etmesinden çok, gösteriş yapmak ya da dikkat çekmek gibi unsurlar daha ön planda. Lüks markaların sorumlu davranıp, sürdürülebilinir bir tüketim ve yaşam tarzını teşvik etme zamanı geldi ve dünyanın birçok ünlü tasarımcısı tasarımlarında ve projelerinde bunun önemini biliyor; koleksiyonlarına da yansıtıyor. Elbette lüks markaların cirolarının yükselmesinde sadece lüksün hızlı tüketiminin etkisi yok. Ama bu trendin ciddi anlamda tüm lüks markaları etkisi altına aldığı ve pazar pozisyonları için ciddi önem arz ettiği görülebilir.
    Lüks makyaja da yansıdı
    Makyajdaki lüks akımını ise M.A.C Kozmetik Halkla İlişkiler Müdürü Çağla Bingöl anlattı:
    Lüks anlayışının ülkemizde giderek önem kazandığı bugünlerde M.A.Cin fast fashion konsepti altında çıkardığı farklı koleksiyonlar, sadece makyaj severlerin değil modayı yakından takip eden herkesin ilgisini çekiyor.
    Limitli sayıda üretilerek kısa süreler için hazırlanan bu koleksiyonlarda bazen dünyaca ünlü bir moda tasarımcısıyla bazen de çağdaş sanatın ikonlaşmış bir ismiyle işbirliği yapılabiliyor. Ya da kozmetik teknolojisinin çığır açan çok farklı teknolojileri seferber edilerek, yarı değerli taşların bizzat kendileri koleksiyon ürünlerine enjekte edilebiliyor. Tabii lüks ürün kategorisi anlamında M.A.Cin en önemli çalışmaları moda tasarımcılarıyla yaptıkları işbirlikleri. Bir highstreet markası olarak tüm dünyada kulislerin ve makyaj severlerin vazgeçilmezi olan bu marka, Dsquared markasıyla işbirliğinde bir koleksiyon hazırlıyor ve ulaşılabilir lüks olarak sunuyor. Başka bir örnek de geçtiğimiz sezon Hollandalı ünlü endüstriyel tasarımcı Marcel Wanders ile yapılan işbirliği. Onun oldukça lüks olan tasarım harikalarının hedef kitlesi belki tüm dünyada çok kısıtlıyken M.A.C False Lashes maskara için tasarladığı özel ambalaj, çok daha geniş bir müşteri kitlesine hitap ediyor.
    Pahalıdır ama uzun yıllar giyilebilir
    Lüks trendinin koleksiyonlara yansımasını ve nasıl hayatımıza adapte edebileceğimizi ülkemizin önde gelen marka ve stil danışmanı aynı zamanda köşe yazarı Ferhan İstanbulluya sorduk:
    Yeni sezonda lüks, her zamankinden daha az lüks. Zira deri ve kürk kullanımını, ipekli kumaşları farklı formatlarda neredeyse tüm markalar kullanmış. Marni bir hırkayı vizon kollar tamamlıyorsa Zaranınkinde koyunyünü ekleniyor. İpek gömlekler Chloede de, H&M koleksiyonunda da var. Tasarımlar gardıroplarda uzun süre kalmayı becerebilecek klasik çizgiler taşıdığından her birini bir yatırım olarak görmek de mümkün. Uzun yıllar giyilecek kaşmir palto, yünlü   kumaştan üstünüze tam da oturması gerektiği gibi oturan pilili pantolon, modası geçmez diz boyu kalem  etek, siyah topuklu, düğüne de işe de giyilir stiletto... Gardıropta sık kullanacağınız muhtemel bu parçaları, olabildiğince kalitelisinden seçmek,  akıllı alışveriş denilen ikilemi çözmenin tek yolu gibi gözüküyor.
    Aysun Öz Kaşi/Akşam

    Özel Kumaşlarla Yepyeni Bir Serinleme Yöntemi

    Özel Kumaşlarla Yepyeni Bir Serinleme Yöntemi
    Sıcak çok sıcak diye yakınıyoruz, meteoroloji ise sıcak daha da sıcak olacak diyor. Gelmedi diye üzülürken, aşırı sıcakların bastırması hepimizi bunalttı. Ne giysek de bunalmasak diye her sabah gardırobun başında kara kara düşünüyoruz.
    Çoğumuzun tercihi askılı tişörtler ve şortlar oluyor ancak kısa giymek sıcaktan korunmak için yetmiyor. Belki de güneşten korunmak için uzun giymek gerekiyor. 
    Yazın favori giysileri tiril tiril dökümlü elbiseler, erkekler içinse keten gömlek ve pantolonlardır. Pamuk ve keten yaz günlerinin kurtarıcı kumaşları olsa da hayatımıza giren, bambu, viskon/modal, amikor tensel, muz, Hindistancevizi ve ananas gibi doğal kumaşlar ya da terletmeyen, nefes alan ve bakteri üretmeyen teknolojik kumaşlar, seçeneklerimizi artırıyor. Hatta pek çok markanın koleksiyonunda yer alan organik kumaşlar ise sıcak yaz günlerinin en sağlıklı kurtarıcısı. 
    Hazır giyim markalarımızdan Jimmy Keyin de kullandığı Coldblack teknolojisiyle üretilmiş giysiler ise güneşin zararlı UV ışınlarına karşı vücudu koruyor. Coldblack özel bir boyama teknolojisi. Bu etiketi taşıyan ürünlerin kumaşları bu özel teknolojisiyle boyanarak güneşe karşı minimum 30 UV korunma faktörü garanti ediliyor. 
    Bir avantajı da güneş ışınlarının koyu renk giysilerde yol açtığı ısı artışını azaltarak, güneşin altında dahi siyah giymenin serin ve konforlu hissini yaratması.
    Sadece organik kumaşlardan hazırladığı koleksiyonları ve Nej markasıyla tanınan moda tasarımcısı Nejla Güvenç, yeni nesil teknolojik kumaşlarla ilgili hayli ilginç bilgiler veriyor: Vücut ısısı yükseldiğinde ısının dışarı çıkmasına izin verirken, düştüğünde ısının içerde hapsolmasını sağlayan kumaşlar geliştiriliyor. Hatta elektrik üretenler bile var. Elektrik üretebildiğiniz kumaşlar yardımı ile mp3 dinleyebiliyorsunuz. Ayaklarınızı 30 derecede sabit tutmayı garantileyen yünler, bakteri öldürücü ve koku azaltıcı ketenler geliştiriliyor.
    Bu yaz günlerinde sıcaktan kurtulmak için doğal kumaşları öneren Güvenç, bu kumaşlar hakkında da ayrıntılı bilgiler veriyor. İşte sadece etiketlerde okuduğumuz ama ne olduğunu pek bilmediğimiz, sıcak yaz günlerinde hayatımızı kurtaracak kumaşlar...
     
    Hem doğal hem teknolojik
     
    - Bambu
    Bambunun yapısında bambu-kün isimli antibakteriyel özellik bulunuyor. Bu sayede bambudan üretilen kumaşlar deride alerji yapmıyor, her türlü hassas, alerjik ve sorunlu cilde sahip kişiler bile rahatlıkla giyebiliyor.
    Hafif bir dokuya sahiptir, giyildiğinde serinlik hissi verir. Nefes alır, daha rahat ve ısı ayarlayıcısıdır; böylece sizi gün boyunca serin, kuru ve daha rahat tutar. Benzersiz mikro dokusu, teri diğer kumaşlardan daha hızlı emmesine ve buharlaştırmasına izin verir.
    Ultraviyole ışınlarını kırması en önemli özelliklerindendir. Bambu giysiler çabuk solmaz. Yumuşak, bir kat daha dayanıklıdır. Çamaşır makinesinde rahatlıkla yıkayabilirsiniz. Sıcak yaz veya egzersiz boyunca giysilerinizin derinize yapışmaması başka bir avantajıdır.
    Japon Tekstil Tetkik Birliği, bambu kumaşını test ettiğinde 50 yıkamadan sonra bile bambu kumaşının bakteriden koruma özelliğinin hala yüzde 70ten fazla olduğunu açıklamıştır.
    - Viskon
    Viskonun hammaddesi kayın ağacı. Yumuşacık bir dokusu olan viskon kumaş, teri, pamuktan daha fazla emiyor. Viskonun tenle uyumlu bir yapısı ve kaygan dokusu var ve nem alma özelliği yüksek. 
    Pamuk gibi selülozdan oluştuğu için yapısı pamukla yüksek benzerlik gösterir. Ayrıca renkleri daha parlak gösterir. Viskon kumaşlar, zarif ve rahattır. Tenle uyumlu, kaygan ve yumuşacıktır. Bu yüzden giyimi rahat ve kolaydır.
    - Modal
    Yumuşak bir yapıya sahip modal kumaşı, kayın ağacından üretiliyor. Modal kumaşın en önemli özelliği parlak ve yıpranmaya karşı dayanıklı olması. Ayrıca yumuşak dokusu giyenlere kendisini rahat hissettiriyor. Nem transfer özelliği çok iyi olduğu için özellikle sıcak ve rutubetli havalarda rahatlık sağlıyor.
    - Amicor tensel
    Öne çıkan özelliği, antibakteriyel, hijyenik ve serinletici olması. 200 yıkamada bile antibakteriyel özelliğini kaybetmeyen, serin tutabilen bir kumaş türü olan tensel, bakteri, mantar ve kötü koku oluşumunu engelliyor. 
    - Bio Cool
    21. yüzyıl elyaflarından biridir ve akıllı kumaş olarak tanınmıştır. Yeni teknolojik gelişmelerden faydalanılarak üretilen Bio Cool elyafı ile UV ışınlarından, lekelerden ve hatta bakterilerden korunmak mümkündür. Teri dışarı atarak hızlı kuruma özelliğine sahip olan Bio Cool, ayrıca rahatlık, yumuşaklık ve serin tutma özelliklerini de barındırıyor. Hızlı kuruyan, hafif, nefes alabilen ve doğal bir yapıya sahip olan Bio Coolun görevi, ortam sıcaklığı ile ilişkiyi kesip vücut sıcaklığını sabit tutmaktır. Aynı zamanda dış etkenlerden etkilenmez ve ısı izolasyonu sağlar.
    - Organik pamuk
    Organik pamuk, konvansiyonel el pamuğuna göre tamamen doğal yöntemlerle üretiliyor. Bu sayede doğanın korunmasına destek verilerek, sürdürülebilir tarıma olanak sağlanıyor. Pamuk serin tutar ve esnektir, sürtünme ve darbelere karşı dayanıklıdır. Doğal yollardan, üretim süreçlerinde zararlılara karşı herhangi kimyasallar kullanılmadan elde edilir. 
    - Biolact
    Süt, insanoğlunun yüzyıllardan beri tükettiği mucizevi besin kaynağıdır. Sütün insan teniyle uyumu, nem dengesini koruyarak kırışıklıkları azaltmaya yardımcı olur ve kan dolaşımını hızlandırır. Biolact nemi emer, sağlıklıdır ve antibakteriyel özelliklere sahiptir. 
    - Soya lifi
    Soya fasulyesi, dünyada milyonlarca kişi için bir protein kaynağı iken soya proteini elyafı insan derisine benzer özellikler taşır. 
    Soya, cildi koruyan pek çok amino asit içerir ve cilt proteinlerini harekete geçirir. Soya liflerinden elde edilen kumaş ise kaşmire ve yünlüye benzeyen, yumuşak, UV ışınlarına dayanıklı, doğal anti bakteriyel özelliklerini taşıyor. Ayrıca, soya ipliği, soluk alan bitkisel bir ürün olduğu için, terin bir kısmı buhar seklinde vücuttan uzaklaşmaktadır. Soya yaşlanmayı geciktirerek, deriyi yenileme ve antioksidan özellikleri ile insan sağlığını korumada yardımcı olur.
     
    Aysun Öz Kaşi/Akşam

    Hollywood'dan Son Trendler

    Hollywood'dan Son Trendler


    Renkli deri elbiseler
    Blake Lively, Brooklyn Decker, Elizabeth Banks

    Paçası fermuarlı jeanler
    Cameron Diaz, Fergie, Kim Kardashian
    Yırtmaçlı etekler
    Jennifer Aniston, Jennifer Hudson, Olivia Wilde
    Bebe yaka elbiseler
    Alexa Chung, Brooklyn Decker, Naya Rivera
    Blazer ve jean şortlar
    Katie Holmes, Hilary Duff and Jessica Simpson

    Bacak Boyunuzu Uzun Göstermek İster Misiniz :) İşte Sihirli Pantolonlar

    Bacak Boyunuzu Uzun Göstermek İster Misiniz :) İşte Sihirli Pantolonlar


    Bacak boyunuzun daha uzun görünmesini ister misiniz? O halde ispanyol paçalı, sezon trendi sihirli pantolonlar için stilinizde yer açmalısınız!





    Stil örneklerinden esinlenebileceğiniz bol paçalı pantolonları hem günlük hayat hem ofis için tercih edebilirsiniz.

























    Sandaletler Plajdan Şehre İniyor :)


    Sandaletler Plajdan Şehre TaşınıyorPlaj ve tatil beldelerinin vazgeçilmezi sandaletler, şehir hayatında çok şık ve rahat bir seçenek olarak göze çarpıyor.



      Derimod sandalet modelleri, 2011 yaz sezonu için vitrinlerdeki yerini çoktan aldı. Şık olmak kadar rahatına da düşkün bayanlar için tasarlanan sandaletler değerli taşlar ve renkli boncuk detayları ile her zamankinden daha fenimen ve renkli bir görünüm kazanıyor.
     
    Sandalet koleksiyonunda bulunan parmak arası, dolgu topuk ve düz tabanlı sandalet tasarımları ile Derimod, tatilin ve yazın keyfini doyasıya çıkarmak isteyenler için her zevke ve tarza uygun yılın moda renklerinden oluşan koleksiyonunu modaseverlerin beğenisine sunuyor.
     
     
    Plajın doğallığını ve hafifliğini şehir merkezine taşıyan sandaletler, parmakarası ve düz taban modelleriyle rahatlığı ve kullanım kolaylığı sunarken değerli taşlar ve renkli desenlerle süslenen yüksek topuklu modelleri yazın vazgeçilmezi olacak. Hem gündüz hem de gece kıyafetleriyle kombine edilebilen sandaletler feminen tasarımlarıyla keyifli ve şık bir bir yazı garanti ediyor.

    2011 koleksiyonunda yer alan parmak arası, arkası kapalı ve bilekten bantlı, düz taban ve dolgu topuk sandaletler; yılan desenli bağcıkları, kuş tüyünden, püsküllerden, büyük boy ve ışıltılı taşlardan oluşan zenginlik ve tarz katan detayları ile şıklığına düşkün bayanlar için vezgeçilmez oluyor. Düz tabanlı sandalet modelleri ise parmak arası ve bilekten bantlı tasarımları ile zarif bir görünüm sergiliyor.

    Derimod her hafta yeni bir koleksiyon ile sezon boyunca espadrillerden sabolara, platform stillettolardan bantlı modellere dolgu topuklardan babetlere kadar bin farklı model ayakkabı tasarımını vitrinlerine taşıyacak.

    2011 yılının en trend rengi hangisi?

    2011 yılının en trend rengi hangisi?

    2011yılının trend renklerinden birisi de hanımeli rengi olarak belirtilen kırmızımsı pembe renk.Bizim ülkemizde hanımeli genellikle sarı-krem rengi olmasına karşın bu hanımelinin pembe tonu.
    Hanımeli pembesi canlı,neşeli bir renk tonu.Büyük alanlara canlılık, yeni bir enerji getiriyor.Küçük mekan ev dekorasyonunda ise yastık,örtü,puf,halı  gibi daha küçük detaylarda renk sıçraması olarak kullanılması daha uygun.Yeşil renkle uyumu siyah-beyaz uyumu kadar güzel.

    Yemek odalarında kullanıldığında iştahaçıcı ve konuşmayı teşvik edici özelliği vardır.Mutfakta,küçük ev aletlerinde,cam bardaklarda,amerikan servisi,masa örtüsü veya kurulama bezlerinde kullanıldığında neşeli bir hava yaratır.

    2011 YILI MUTFAK DEKORASYON TRENDLERİ

    2011 YILI MUTFAK DEKORASYON TRENDLERİ

    Zamanının çoğunu mutfakta geçiren,zevkle yemek pişirilmek isteyen kişiler için, mutfakta kullanılan renkler,tasarım,konfor  önemlidir.
    Renk seçimi yaparken kişisel tercihleriniz,zevkleriniz göz önünde bulundurulmalıdır.Mutfaklarda renk seçiminde unutulmaması gereken önemli bir nokta,doğru aydınlatmanın seçilmesidir.Eğer mutfağınız doğal gün ışığı almıyorsa koyu renk kullanmaktan sakının.Daha parlak göstermek için renklerin açık tonlarını kullanın.

    Yenilik arayanlar için 2011 yılının mutfak renk trendleri
    Parlak kiraz kırmızısı
    Kırmızı rengin iştah açıcı etkisi vardır.Eğer yemek odanız mutfağa bakıyorsa,yemek yemek sizin için çok büyük zevkse kırmızı renk sizin için en iyi seçimlerden birisi olacaktır.Modası hiçbir zaman geçmeyen bir renk olmasının yanında modern mutfaklar için iyi bir tercihtir.Siyah,gri,beyaz gibi renklerle veya tek başına kullanabilirsiniz.Bakınız:Modern mutfaklar için fikirler

    Güneş sarısı
    Parlak ve canlı bir sarı tonunu,güneş alan mutfaklarda kullanmak mükemmel bir seçim olacaktır.Eğer mutfakta yeterli güneş ışığı yoksa,sarı renkle bir renk patlaması da yaratabilirsiniz.Bir başka alternatif de tek,koyu bir renk kullandığınız zaman monotonluğu kırmak için sarı renkten faydalanabilirsiniz.
    Eğer bu sarı tonu size çok parlak geliyorsa,daha açık sarı tonlarını,limon yeşili veya gri tonlarıyla birlikte kullanabilirsiniz.

    Parlak mavi
    Mutfaklarda kullanabileceğiniz diğer canlı,parlak bir renk ise mavi.Kullanılan ortamlara mutluluk,taze bir hava getiren mavinin parlak ve canlı tonu iyi bir seçim olacaktır.Eğer mavinin tonu çok parlak gelirse daha koyu veya açık tonunu da kullanabilirsiniz.Mavinin resmi görüntüsünden rahatsız oluyorsanız,beyaz ve mavinin açık tonlarıyla kombinleyerek kullanabilirsiniz.

    Limon yeşili-lime rengi
    Bu rengi mutfak dolaplarında kullanmak sizi korkutuyorsa;duvarlarınızda kullanabilirsiniz.Mutfağınıza canlılık getirecektir.Açık renk ahşap ve beyaz renkli mutfakla iyi bir uyum sağlayacaktır.Eğer biraz maceracı bir karakteriniz varsa,beyaz renkle kombinleyerek, mutfak dolaplarında kullanabilirsiniz..

    Klasik siyah 
    Trendlerin modası gelip geçse de siyah renk, herzaman gündemdedir..Siyah rengin zarif ve şık bir görüntüsü vardır.Eğer size cok koyu gelirse,beyaz,gri,kırmızı renkle kombinleyin.Bir parça turuncu renk de siyahın monotonluğunu kıracaktır.

     

    Moda ve Dekorasyon Copyright 2011