30 Eylül 2011 Cuma

Ev Dekorasyon

Ev Dekorasyon
Ev gününüzün önemli bir kısmını geçiriydiğiniz yerse veya yorgun argın bir şekilde eve döndüğünüzde iş yaşamının kargaşasını üzerinizden atmak istiyorsanız ev dekorasyonu sizin için önemli olacaktır. Ev sizi yansıtmalıdır. Moda diye yaşantınıza hiç uygun olmayan eşyaları almanın ve bu şekilde ev dekorasyonuEv Dekorasyonu tarzı örnek Ev dekorasyon geniş salon mekanı yapmanın hiçbir anlamı yok. Bilakis zararı var: sizi rahatlatmayan bir yatak odasının yaratacağı etki uyku sorunlarına bile yol açabilir. Mekanlar bizimle birlikte yaşamalı.Ev Dekorasyonu-Şömine Tek yapmanız gereken neyin iyi göründüğüne dair içgüdülerinize güvenerek karar vermek veya bunu sizin zevkinizi yansıtacak bir mimarla paylaşmak. İlk olarak bunu benimle paylaşıp, evinizde  dünya seyahatine başlayalım. Farklı kıtalardan etnik izler seçip, her birinin genel mimari özelliklerini evimize yansıtabiliriz.
Toplumlarda kutsal bir mekan olarak kabul edilen ev dekorasyonu, her ülkede farklı. Kimileri sade bir tarzı tercih ederken kimileri ise aksesuvarlarla süslü görkemli ev seviyor.
Afrika kıtasında, yaratıcılığı kamçılayan tek bir kelime vardır; ‘‘ihtiyaç’’. Yaşam kapıların dışında, sokaklarda devam eder ve mimari açıdan Afrika size sadece çamurdan kulübeleri çağrıştırabilir. Ancak bu kulübelerin tarzı bile her kabileye göre farklılık gösterir.
Japonya’da ev mekanı tasarımcılarının yaklaşımları, seçtikleri malzemeyle özetlenebilir. Geleneksel Japon aile evi, çoğunlukla birbirine iple bağlanmış kiaki ağacının sazlarından yapılan çatısı ve tatami hasırlı zeminiyle aile ruhunun etrafında yoğunlaşan yaşamın güçlü sembolünü simgeler.
Japon çağdaş ev ise, beton, paslanmaz çelik ve seramik kullanımları kimi zaman şiirsel, kimi zaman ürkütücü, hatta bir ambara benzeyen görünümüyle, yeni ev stilini, kalabalık endüstri kentlerine karşı siper olarak yansıtır.Çiçek düzenlemesi, Japon iç mekanlarında çok önemlidir. Geleneksel Japon tarzında iç dekorasyon sanatı, mevsimlerin duyarlılığına, düzenlenen sosyal olayın doğasına, misafirlerin kişiliklerine ve ilgi alanlarına göre değişir.
Hindistan, mobilya kullanmayan ülke olarak da bilinir. Yataklar gün ağardığında yuvarlanılarak kaldırılan ince matrislerden oluşur. Yaz gecelerinde, yatakların damlara ya da balkonlara taşınmasıyla yıldızlardan oluşan doğal bir örtü altında uyunur.Yemek yemek için masa ya da sandalyeye gerek duyulmaz, çünkü yemek yerdeki taşların üzerine oturularak yenir. Eşyalar küçük kutularda, çekmecelerde veya kuş - çiçek resimleriyle süslenmiş ince valizlerde saklanır. Ender olarak taşınabilir mobilyalara rastlanır. Her mimari tasarım bir anlam yüklüdür. İç mekan ile dış mekan arasındaki olağan ayrımı hissetmek mümkün değildir. Tek katlı bungalovlarda dövme demirden yapılmış dekoratif pencere çerçevelerine rastlanır, ancak bu pencerelerin çoğunda cam yoktur. Avlu evlerinin pencereleriyse genellikle bütün gün ve hatta geceleri açık durur.İnsanlar zamanlarının çoğunu bambu perdelerle süslenen verandalarda geçirirler.
Meksika, kuru ve tozlu toprağın başlıca inşaat malzemesi olduğu tüm yeryüzü parçalarında olduğu gibi, Meksika dekorasyonunun cüretkar ve neşeli ruhu da çoğunlukla kendini duvar boyalarında ifade eder. En alçakgönüllü kulübe bile, iç ve dış duvarlarına uygulanan cesur renklerdeki yaratıcılıkla büyük bir konağı gölgede bırakabilir. Şerbet sarısı ile birleşen elektrikli kobalt mavisi, parlak Meksika stilinin tipik örneklerindendir.Boyalar, taşlar ve fresk panellerin yarattığı bordürler de mimari detayları oluşturur. Tipik bir Meksika evi, seramik ya da çakıl taşı kaplı bir avluyu çevreler. İçinde birkaç sandalye, üzerine iki yastık atılmış bir hamak ve bu dekora hayat veren çiçekli saksılar var. Gölgeli odalarında fazla mobilya bulunmaz. Yine de mevcut olanlar şaşırtıcı bir şekilde dikkat çeker. Ağır oymalı ve bölmeli ahşap mobilyalarda İspanyol etkisi görülür. Biçimli dolaplar ve büyük boyutlardaki şifoniyerler ortama egemen olur. Meksika'da mimari ve dekorasyon, ışık-gölge oyunlarıyla hayat buluyor. Sıcak bir iklimin eseri olan devasa tropik bitkiler, verandalı evlerde sütunların gölgesine gizleniyor. Meksika'da yaklaşık 4000 yıl öncesine ait kültürlerin izlerini görebilirsiniz.
Tüm bu etnik güzellik ve stilleri kullanarak biz de evimizin perdelerini Hindistan’dan, mutfağımızı Meksika’dan, salonumuzu Afrika’dan, yatak odası ve banyomuzu Japonya’dan esinlenerek tasarlamak için, haydi iş başına....
Yatak Odası Dekorasyonu:
Son yıllarda yatak odalarına ayrılan alanlar giderek büyüyor, Yatak  odası dekorasyonuartık insanlar yatak odalarını özel bir sığınak ,gevşenenecek rahat edilecek yer olarak görüyorlar. Eskiden evin diğer odalarından izole edilerek kullanılan yatak odaları günümüzde evin diğer odaları ile kaynaştırılıyor. Yatak odalarına koltuk, sandalye ve çeşitli aksesuarlar ilave edilip, yatak odası yalnızca uyuma alanı olmaktan çıkıyor. Dekorasyon ve İç mimari dekorasyon işinde olan bazıları trendlere inanmıyorlar ve trendlerin geçici olduğunu söylüyorlar. Onlara göre Orta Çağ'da güzel kabul edilen bir renk günümüzde de güzeldir. Yani klasikler kanıtlanmış bir güzellik getirir.

Buna ters olarak günümüzün değişen hayat şartları kişiye özel renklerin ve dekorasyon tercih edildiği, daha az resmi bir dekorasyon tarzını ön plana çıkarmıştır.


0 yorum:

Yorum Gönder

 

Moda ve Dekorasyon Copyright 2011